Karanlık Zihinler - Alexandra Bracken [Kitap Yorumu]
04:08:00
《 》《 》《 》《 》《 》《 》《 》
Kitabın Adı: Karanlık Zihinler
Kitabın Yazarı: Alexandra Bracken
Orijinal Adı: The Darkest Minds
Seri Adı/Sayısı: The Darkest Minds / 4 Kitap
Seri Sırası: 1. Kitap
Sayfa Saysı: 576
Yayınevi: Parodi
Basım Yılı: 2014
Goodreads Puanı: 4.28
《 》《 》《 》《 》《 》《 》《 》
Kitabın Arkası
Adım Ruby.
Hepinizden farklıyım.
Aklınızın derinliklerinde gezinebilir,
anılarınızı hiç yaşamamışsınız gibi silebilirim.
Henüz on yaşındayken Thurmond'daki bu rehabilitasyon kampına gönderildim. Hem de kendi ailem tarafından...
Burada her adımımız izleniyor, nefes alış verişlerimiz bile.
Yalnız değilim.
Maviler... Yeşiller... Turuncular...
Sarılar ve Kırmızılar...
Karanlık Zihinler...
Ve yaşamak için saklanmak zorunda kalanlar
Ve kaçanlar...
"Bu kitap, distopya okuyucuları için bir baş ucu kitabı olacaktır."
- School Library Journal-
"Bir solukta okuyacağınız KARANLIK ZİHİNLER'in sürükleyici anlatımı, kalbinizi durduracak bir finalle son buluyor. Öyle ki bu mükemmel üçlemenin ikinci kitabının çıkmasını her şeyden çok isteyeceksiniz."
- Publishers Weekly-
《 》《 》《 》《 》《 》《 》《 》
Hepinizden farklıyım.
Aklınızın derinliklerinde gezinebilir,
anılarınızı hiç yaşamamışsınız gibi silebilirim.
Henüz on yaşındayken Thurmond'daki bu rehabilitasyon kampına gönderildim. Hem de kendi ailem tarafından...
Burada her adımımız izleniyor, nefes alış verişlerimiz bile.
Yalnız değilim.
Maviler... Yeşiller... Turuncular...
Sarılar ve Kırmızılar...
Karanlık Zihinler...
Ve yaşamak için saklanmak zorunda kalanlar
Ve kaçanlar...
"Bu kitap, distopya okuyucuları için bir baş ucu kitabı olacaktır."
- School Library Journal-
"Bir solukta okuyacağınız KARANLIK ZİHİNLER'in sürükleyici anlatımı, kalbinizi durduracak bir finalle son buluyor. Öyle ki bu mükemmel üçlemenin ikinci kitabının çıkmasını her şeyden çok isteyeceksiniz."
- Publishers Weekly-
《 》《 》《 》《 》《 》《 》《 》
Yorumum:
Öncelikle yorumum biraz spoiler içerebilir, ki ben kitap yorumlarında bayılırım spoiler yemeye, elimden geldiğince kısarak anlatmaya çalışacağım.
Kitabımızın ana karakteri Ruby. IANN adı verilen, genellikle 10 ila 13 yaş arası çocuklarda kendisini gösteren ve güçlü bünyesi olmayanları öldüren bir hastalığa sahip. Bu hastalık güçlü bünyesi olan çocuklara da farklı özellikler kazandırıyor. İnsanlar bunları renk renk sınıflandırıyorlar:
Telekinezi ile eşyaları kontrol edebilen Maviler.
Yüksek zekaya sahip Yeşiller.
Elektrik kontrolüne sahip Sarılar.
Ateş kontrolüne sahip Kırmızılar.
Ve Ruby'nin de içinde olduğu, zihin kontrolüne sahip Turuncular.
Ruby daha küçük bir kızken, 10 yaşındaydı yanlış hatırlamıyorsam, ailesi tarafından Psi adı verilen, bu özel çocuklarla ilgilenen özel güvenlik birimlerine teslim ediliyor. Tabi ailesine fazla kızmamak lazım, açıklaması bu kitapta mıydı tam olarak hatırlamıyorum (okuyalı üzerinden iki ay geçti :/), ama ailesinin isteyerek yaptığı bir şey değil aslında. Ruby bu olayı, götürüldüğü kamptaki yakın arkadaşının başına bir şey gelmesine sebep olduktan sonra, çok sonra fark ediyor. Ve tabi ki sonra kendini suçlamaya başlıyor.
Neyse konudan sapmayalım, Ruby bu kampta çocukların renklerine ayrıldığını ve sadece Mavi ve Yeşillerin rahat rahat dolanmaya hakkı olduğunu keşfedince, Turuncu olduğunu gizlemek için kendisiyle ilgilenen doktorun algısını değiştiriyor ve kendisinin bir Yeşil olduğuna ikna ediyor. Aradan altı yıl geçince bu kamptan kurtulmak için eline bir fırsat geçiyor ve o zaman kitabın büyüsü altına tam anlamıyla giriyorsunuz.
Sanırım hikayenin en mükemmel tarafı da gerçekten herkesin bulunduğu konumda olmaları ve hareketlerini açıklayan mantıklı bir sebepleri olmasıydı. Herkesi anlayabiliyor, herkesle empati kurabiliyorsunuz. Ruby'nin endişeleri o kadar içten ve samimi ki, onunla endişeleniyor, onun üzülüyorsunuz. Ona hak vermekten başka seçeneğiniz yokmuş gibi hissediyorsunuz.
Normalde okuduğum kitaplarda pek fazla sessiz sakin ana karakterle karşılaşmamıştım doğrusu. Kargalar Meclisi kitabındaki İnej ile birlikte bu iki oldu ve sakin karakterleri en az çetin ceviz ana kız karakterlerimiz kadar sevdim. Hatta daha da çok sevdiğim söylenebilir. :D
Kurguysa beklediğimden çok daha iyiydi. Konusu biraz karmaşık gelmişti bana ilk okuduğumda, kurgusunun da biraz karmaşıklıkta boğulmasını bekliyordum. Beni felaket ters köşe yaptı. O kadar akıcıydı ki, geriye dönüşlere geçişleri, Ruby'nin düşüncelerinde yapılan seyahat... Hepsine aşık oldum. Distopya türüne beni aşık eden kitaplardan bir tanesi budur sanırım. Kitapta sayfaları o kadar hızlı çeviriyorsunuz ki...
Kitabı bir günde okudum bitirdim. Zaten yukarıdaki övgümden anlamanız lazım. Sabah saatlerinde bir başladım, gece saat bir gibi bitmişti. Tuvalet ve yemek gibi özel, annemin çağırması gibi zorunlu ihtiyaçlar dışında kitabın başından kalkmadım, kalkamadım.
Genel olarak kurgu müthişti, kitap müthişti, hikaye müthişti. Kitabın sonu için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Yanlış anlamayın kitabın sonu da müthişti ama ben sadece insanın bağrına taş koyan, bir sonraki kitabı tırnaklarını kemire kemire bekleten kitap sonlarından nefret ediyorum.
Kitabın sonunda böyle kalmak ne demek bilir misiniz siz?
Kitabın kapağınaysa ayrı bayıldım. Parodiye orijinal kapağı kullandığı için deli gibi teşekkür etmek istiyorum. Bir tanesin Parodi! ^^
Not: Kitabın filme çevrilmesi için hakları satın alınmış IMDB'nin sayfasına göre, ayrıca senaryo yazımı da daha yeni, bu sene tamamlanmış. Umarız en kısa sürede beyaz perdelerde görebiliriz filmi. ^^
[Aynı zamanda kısa bir bilgilendirme; Kitabın kapağındaki işaret aslında Latince bir harf olan "psi". Aynı zamanda, bu ayrıcalıklı çocuklara eziyet edip bir araya toplayan, devlet tarafından oluşturulmuş özel güvenlik biriminin de adı.]
Kitaba puanımın ne olduğunu anlamışsınızdır. Fazla söze gerek yok. İkinci kitabı da okudum ve en kısa zamanda yorumunu yazacağım. Takipte kalın! :D
Puanım:
0 yorum